-
1 صغر
Iصَغُرَ1. küçülmekAnlamı: ufak duruma gelmek2. ufalmakAnlamı: büyükken daha ufak duruma gelmekIIصِغَر1. küçüklükAnlamı: küçük olma durumu2. ufaklıkAnlamı: ufak olma durumuصَغَّرَ1. aşağısamakAnlamı: bir şeyi veya bir kimseyi aşağılık ve değersız göstermek, hafifsemek2. eksiltmekAnlamı: sayısını azaltmak3. hafifletmekAnlamı: hafiflemesine sebep olmak, hafifleştirmek4. küçültmekAnlamı: ufak duruma getirmek5. ufaltmak6. azımsamak7. alçaltmakAnlamı: değerini azaltmak8. aşağılamakAnlamı: değerinden düşük göstermek9. kırmakAnlamı: azaltmak -
2 ufalmak
1. دق [دَقَّ]Anlamı: büyükken daha ufak duruma gelmek2. صغر [صَغُرَ]Anlamı: büyükken daha ufak duruma gelmek -
3 دق
Iدَقَّ1. incelmekAnlamı: ince duruma gelmek2. ufalmakAnlamı: büyükken daha ufak duruma gelmek3. çekiçlemekAnlamı: çekiçle dövmekIIدِقّ1. nazeninAnlamı: narın, ince yapılı2. dakikAnlamı: düzenli ışleyen3. un4. nazikAnlamı: narın, ince yapılı -
4 küçülmek
صغر [صَغُرَ]Anlamı: ufak duruma gelmek
См. также в других словарях:
ufalmak — nsz 1) Büyükken daha ufak duruma gelmek, küçülmek Ne söyleyeceğimi şaşırmış, bir sandalyenin ucunda gittikçe ufalarak oturdum. Y. Z. Ortaç 2) Büzülmek, küçülmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
donanmak — nsz 1) Giyinip kuşanmak, süslenmek 2) le Yayılıp kaplanmak Baharda ağaçlar çiçeklerle donandı. 3) le Işıklı duruma gelmek, ışıklarla bezenmek Bu gördüğünüz yol şenlik gecesi gibi ardı arası kesilmez sıra sıra otomobillerin fenerleriyle donanırdı … Çağatay Osmanlı Sözlük